AKP lider partisi değil kadro partisi olarak kurulmuştu. Ama AKP yıllar içinde geçin lider mider partisini Erdoğan partisi oldu.
Sadece partisini mi, ülkeyi de tek başına yönetecek bir güce kavuştu. Erdoğan’a karşı olmak devlete karşı olmak, ülkeye karşı olmakla eş değer tutulmaya ramak kaldı. Birkaç deneme de yaptılar, yoklama çektiler ve ekonomik kriz işleri bozdu!
Erdoğan 2001 yılında bugünki gibi olmayan tek adam yönetimine karşı sert çıkıyordu. Yasama organının güçlü olmasını ve yürütmenin de denetlemesini savunuyordu. Nerden ne reye geldi…
2001 yılında şimdi söylediklerinin tam tersini söylüyordu. Tipik örnek “YÖK’ü kaldıracağız” demişti YÖK’ ün ipine sıkı sıkıya sarıldı. Evren YÖK üzerinden tüm rektörleri atayarak üniversiteleri kontrol etmeyi amaçlamıştı. Erdoğan şimdi bir adım daha ötesine geçti. YÖK’ü bir kenara attı, kendisini istediği kişiyi istediği üniversiteye rektör atayacak yetkilerle donattı. Yetmedi ve kimin dekan olacağı hatta kimin öğretim üyesi olacağına bile karar veriyor!..
Bu sebeple şu altı partinin demokrasi açılımı diye adlandırılabilecek mutabakat metni hoşuna gitmemiştir. İddia ediyorum ki muhalefette olsa gözü kapalı oda imzalardı o metni…
2001 yılında hatta 2005 yılında hatta 2007 yıllarında olsa hoşuna giderdi. Baş tacı da yapardı ayrıca Çünkü o dönem ileri demokrasiden söz ediyordu.
Çünkü o tarihlerde özgürlük alanının genişlemesi, askeri vesayete set çekilip demokratik bir ülke olmamızı söylüyordu.
Peki bu altı liderin imzaladığı mutabakat metni ne diyor?
Tek cümleyle; bu ucube rejime son vereceğiz diyor. Türkiye tek adamla yönetilmez diyor. Ne yapacaklar? Metinde neler var?
Güçlü yasama,
Denetlenebilir, hesap verir yürütme, Bağımsız ve tarafsız yargı,
Hâkim teminatının güçlendirilmesi. Savcılık ve hakimlik mesleğinin ayrılması,
Yerel yönetimlerin güçlendirilmesi, YÖK’ün kaldırılması,
Öğretim üyelerinin kendi rektörlerini seçebilmesi,
Siyasi etik yasasının çıkarılması,
Siyasetin şeffaf ve daha demokrat,
Din ve vicdan özgürlüğünü esas alan laik bir hukuk devleti oluşturmak
Kadınların sosyal, siyasal, ekonomik durumlarının daha da güçlendirilmesi,
Bu ve benzeri birçok konuda demokratik açılım vaat ediyor.
Mutabakat metni önemli ama o metin kadar o masa da önemli. Liderlerin o fotoğrafı vermesi de önemli. Niye mi? Zira biz de konuşma ve uzlaşma kültürü çok eksik, hatta yok…
Siyaset kavga ve atışma, çekişme üzerine kuruludur. Uzlaşan siyasetçiler değil kavga edeni makbuldür. Şark kafasıyla siyaset yapılır. Siyasetçilerin konuşmalarının maç gibi izlenme geleneği vardır. Kim kime nasıl çaktı, kim kime laf, söz attı, kim kimi morarttı vb gibi…
Az eğitimli halkın da bunu istediği biliniyor
AKP boşuna mı “İllet, Zillet” vb hakaret dili kullanıyor!
Bilkent Oteli ’nde kurulan masa bize şark kafasıyla siyaset anlayışının değişmekte olduğu müjdesini de verdi. Uzlaşma kültürünün temellerinin atıldığını da gördük şükür…
O masa değişimin simgesi oldu…
Sıra da değişimin ta kendisi var inşallah! /YAZARI BELİRSİZ
News
