Biz Türkler tarih boyunca 100'e yakın devlet kurmuşuz.
Halen aslan gibi varlığını sürdüren Azerbaycan, Özbekistan,
Kazakistan, Kırgızistan ve Türkmenistan kardeşlerimiz ile Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ile Atatürk ve Silah Arkadaşlarının, Gazi ve Şehitlerimizle birlikte kurduğu Türkiye Cumhuriyeti dünyanın imrenerek baktığı coğrafyalarda yaşıyor.
Türkler çok ilginç ve güçlü bir millet.
Bu durum tarihi kayıtlarda genişçe yer bulurken hakkımızda tanımlamalarda da kendini gösteriyor.
Bu tanımlamalardan bazıları şöyle;
- Eğer bir Türk devleti olmasaydı mutlaka yaratmak gerekirdi.
Adolphe Thiers
- Bana Türklerden kurulu bir ordu verin dünyayı rehin alayım.
Napolyon Bonaparte
- Türkler doğunun en temiz, en dürüst, en namuslu milletidir.
Pierre Loti
- Dünyada iki bilinmeyen vardır. Biri kutuplar, diğeri Türkler
Fransız Tarihçi - Albert Sorel
- Türkler,devlet yıkmakta ve devlet kurmakta birinci sınıf üstatlardır.
Avusturyalı Tarih.Dipl.-Joseph von Hammer-Purgstall
- Eğer kendilerini tanımış olsaydınız, Türklere hayran olurdunuz.
İngiliz Diplomat, Yazar, Asker - Sir Mark Sykes
- Kılıcı eşsiz bir maharetle kullanan Türk eli, mağlup ettiği insanların yarasını sarmakta da bir o kadar ustadır.
İngiliz Yazar – Lord Byron (George Gordon Byron)
Savaşın zevkini almak isteyen herkes Türklerle savaşmalıdır.
İngiliz Tümgeneral Sir Charles Vere Ferrers Townshend
- Türkler, kendi cenaze merasimi için hazırlanan tabutlarını, sahiplerinin başlarına geçirdiler!
(1922 - Türk Kurtuluş Savaşı'nın Türklerin zaferiyle bitmesi üzerine.)Mohandas Karamçand Gandi
- Türkler öyle bir millettir ki, eğer saldırırsak tamamını yok etmemiz gerekir.
Yoksa 1 tane bile hayatta bırakırsak, yeni bir devlet kurar ve intikamını alır...Adolf Hitler
Görüldüğü üzere tarihe geçen bu sözlerden Türkleri bir taraftan överken bir taraftan da ciddi anlamda eleştiriyorlar.
Hatta günümüzde sıklıkla dillendirilen bir ifade de yüreğimizi burkuyor; Türkler devlet kurar ama yönetemez!!! Bunu genel olarak söylemek elbette mümkün değil.
Peki bu ifade Türkiye Cumhuriyeti Devleti için geçerli mi?
Elbette devlet yönetiminde hatalar ve eksikler olabilir.
Ancak devletin hatalarındaki süreklilik bir toplum için hayati bir mesele haline dönüşebilir.
Günümüz modern çağına Türk devletlerinin ve KKTC'nin yönetiminde önemli sorunlar görülmezken, Atatürk ve silah arkadaşlarının kurarak Anadolu Türklerine miras bıraktıkları demokratik laik sosyal bir hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyetinin yönetiminde önemli sorunlar olduğu açıkça görülüyor.
Son çeyrek yüzyılda ülke yönetiminin tek bir partide olduğu gerçeğine bakıldığında yönetsel sorunların nereden kaynaklandığı anlaşılabiliyor.
Halkımız devletine elinden gelen tüm desteği verirken devletten beklentilerin yerine getirilmemesi toplumu her bakımdan felakete sürüklüyor.
Devletin halk için var olduğu gerçeği, halkın devlet için var olduğuna dönüşmüş durumda.
Halkın yaşadığı sorunları bir bir yazmaya gerek yok. Millet yaşadıklarının farkında.
Ancak buradan mini bir anket yaparak devletimizin nasıl yönetildiği hakkında fikir sahibi olabiliriz.
Bu ankette devlet yönetimiyle ilgili şu soruları kendimize sormamız yeterli;
İYİ YÖNETİMİN TEMEL ÖZELLİKLERİ ÜLKEMİZDE GÖRÜLÜYOR MU?
a) Hukukun Üstünlüğü
b) Yönetimde Açıklık
c) Hesap Verme
d) Yönetim etiği
e) Rekabete ve Piyasa Mekanizmalarına İşlerlik Kazandırma
f) Yerinde yönetim
g) Kurallar ve sınırlamalarda adaletli davranma
h) Denetim
ı) Toplam kalite
j) Etkin sivil toplum, katılım ve sendikal örgütlenme
k) Sosyal adalet
l) Toplumu güçlendirme
m) Üretim desteği
Thomas Jefferson’un, ünlü “Devlet meşru gücünü, yönetilenlerin yönetenler hakkındaki mutabakatından alır” sözü devlet yönetiminde “iyi yönetim” kavramının çok önem taşıdığını vurguluyor.
Yukarıdaki maddelere veddiğimiz cevaplar, nasıl yönetildiğimizi açıkça gösterir.
Özetle bir toplumun tercihleri kaderini belirler.
Türkler geçmişte yaptığı tercihlerle bugünlere gelişinin temelini attığına göre bundan sonraki tercihleriyle de geleceklerini belirleyecektir.
Esen kalın...
