Trafikte yağışlı havalarda sürücünün daha fazla dikkatli olması gerektiğini ifade eden Hakan Akan, “Yolların kaygan olduğu yağışlı havalar, sürüş güvenliğini tehlikeye atmakta, trafik kazalarına neden olmakta” dedi.
YAĞIŞLI HAVALARDAKİ RİSKLER NEDİR?
Yağışlı havalarda trafik kazaları, normal havalara göre yüzde 25 daha fazla meydana geldiğini dile getiren Sürücü Kursları ve Çalışanları Dernek Başkanı Hakan Akan, “Hava koşullarının çevreye olan fiziksel etkilerinin yanı sıra sürücüler üzerinde ruhsal etkileri de mevcuttur. Bulutlu ve yağışlı havalar tüm insanların olduğu gibi araç sürücülerinin de depresif ve sinirli bir ruh hali içerisine girmelerine yol açar. Bunların sonucunda da sürücülerin algıları azalır, olaylar karşısında anlık karar verme yetenekleri zayıflar, tepki süreleri uzar” ifadelerini kullandı.
Başkan Hakan Akan, “Gün içinde sürekli bir dalgınlık hali görülür, bu durum da trafikteki riskleri oldukça artırıcı bir etki gösterir. Fiziksel olarak ise yağış ve soğuk hava nedeniyle yol tutuşu azalacağından, fren mesafeleri artmaktadır. Islak zeminde hızlı araç kullanmak veya hızı düşürmemek tüm araçları risk altında bırakmaktadır. Islak zeminin yanı sıra aracın camlarında oluşan buğu ve yağmur damlaları görüşü etkilemekte, bu da görüş mesafesinin ve kalitesini azaltmaktadır. Özellikle yağmurun ilk yağmaya başladığı dakikalar sürüş açısından risklidir. Yoldaki mevcut toz ve yağlar yağmur suyu ile birleştiğinde zeminin kayganlığı artmaktadır” şeklinde konuştu.
Yağışlı havalar için güvenli sürüş önerilerini de sıralayan Hakan Akan, “Yağmurlu ve soğuk havalarda hem kendimizin hem de diğer sürücülerin ve yolcuların hayatlarını riske atmamak için uzmanlar tarafından tavsiye edilen önlemleri 9 maddede sıralayabiliriz” dedi.
KONSANTRASYON ÖNEMLİ
Bunlardan ilkinin konsantrasyon olduğunu belirten Akan, “Kapalı havaların insanlar üzerinde yarattığı etkileri en aza indirmeye çalışmak güvenli bir sürüş için şarttır. Sürücüler kendilerini ne kadar halsiz ve dikkatsiz hissederse, kaza yapma riski o kadar artar. Trafikte konsantrasyonu artırmak için özellikle uzun yola çıkmadan önce gece uykusu iyice alınmalıdır. Yolculuk esnasında uykuyu getirecek ağır yiyeceklerden kaçınmalı, mümkünse sık sık mola verilmeli ve temiz hava alınmalıdır. Yolda ağır ve depresif müzikler yerine hafif bir müzik ve atıştırmalık yiyecekler konsantasyonu artırıcı etki yapar. Sürüş halinde giyiminiz rahat olmalıdır. Kalın ve şişkin paltolar, kabanlar yerine daha hafif ve sizi sıkmayan giysiler tercih etmeniz yolda terleyip sıkılmanızı önler. Bayanların aşırı topuklu ayakkabılardan kaçınmaları da rahat bir sürüş için önemlidir” açıklamasında bulundu.
Yağışlı havalarda normal takip mesafesinden daha fazla bir mesafe bırakılması gerektiğinin altını çizen Antalya Sürücü Kursları ve Çalışanları Dernek Başkanı Hakan Akan, “Islak zeminlerde yol tutuşu azalacağından, fren mesafesi de artmaktadır. Bu nedenle olası kazaları önlemek için öndeki araçla olan takip mesafesinin normal mevsim koşullarına oranla artırılması gerekir” ifadelerini kullandı.
Su birikintilerine ayrıca dikkat edilmesi gerektiğine vurgu yapan Başkan Hakan Akan şöyle konuştu: “Yol üzerinde su birikmesine uygun çöküntüler ve geçitlere girmemeye çalışılmalıdır. Su birikintilerine girmek kaçınılmazsa, hız azaltılmalı ve yavaşça yola devam edilmelidir. Su birikintileri ile ilgili dikkat edilmesi gereken bir konu da “aqua planning” denen, yol üzerindeki küçük göletlerdeki suyun aracın yerle temasını kesmesi ve direksiyon hakimiyetinin kısa bir süre kaybolmasıdır. Böyle bir zeminde birikintilere girerken yine oldukça düşük bir hızda seyretmek gerekir” açıklamasında bulundu.
Hakan Akan ayrıca şunları söyledi: “Trafikte seyir halindeyken araçlardan gelen su sıçratmaların da sürücüler açısından tehlike arz ettiğini kaydeden
Yağışlı havalarda mutlaka karşılaşılan bir tehlike de yandan veya karşı yönden geçen araçların sıçrattıkları çamurlu sulardır. Bu durumu engellemek için yapılabilecek en doğru şey takip mesafesini artırmış olduğumuza dikkat etmek ve silecekleri uygun hızda sürekli çalıştırmaktır.”
Dikkat edilmesi gereken hususlara da değinen Hakan Akan, “Yağmurlu havalardaki kurtarıcılarımız olan sileceklerin bakımları mutlaka önceden yapılmalıdır. Aracınızın rutin bakımı sırasında silecek lastiklerinin ve motorlarının kontrolünün yapılmış olduğundan emin olun. Camlarda oluşan buğuyu çözmek için yola çıkmadan önce klima ön cama doğru çalıştırılabilir. Yol boyunca da bu şekilde camlardaki buğuyu önlemek güvenli bir sürüş için şarttır. Aynı şekilde ayna ve arka camlardaki görüşü kaybetmemek için resistansları açık tutmak gerekir. Aracınızın lastiklerinin mevsime uygun olup olmaması çok önemlidir” dedi.
Başkan Akan son olarak, “Kış lastiklerinin üzerlerindeki girintiler yolu daha iyi tutar ve lastikte su birikmesini önler. Lastiklerinizin diş derinliği 3 milimetreden az ise, öndeki aracın lastik izlerini takip ederek olası kaymaları önleyebilirsiniz. Çamurlu bir yolda, farlar ve tüm sinyal lambaları belli aralıklarla silinmeli ve yanıp yanmadıkları kontrol edilmelidir. Kaygan zeminlerde fren pedalına ani ve sert bir şekilde basmak, direksiyonu hızla çevirmek aracın kaymasına neden olacağından bu tür sert ve ani hareketlerden kaçınmalıdır. Yağışlı geçen sonbahar ve kış aylarını düşünerek araç kasko sigortanızı yaptırırken poliçenize sel teminatını da dahil ettirmeyi unutmayın. Sel, artık sadece kırsal kesimleri değil büyük şehirleri de etkileyen felaketler arasında. Hem kendinizi hem aracınızı kazalara ve doğal afetlere karşı korumak elinizde” ifadelerine yer verdi.
News
